VOSVOS SÖZLÜK – (VW – Old Beetle Dictionary)
AÇILIR TAVAN : Türkçe’de “san ruf” diye dile getirdiğimiz sun roof, ingilizce’den gelmekte. Vosvos’un ilk yıllarında üretilen kimi Kaplumbağa’larda ve minübüslerde isteğe bağlı olarak açılır tavan uygulanabiliyordu. Ancak, iki tür açılır tavan bulunmaktadır.Biri sert kumaştan yapılan tümüyle arkaya doğru açılan, diğeri ise Türkçe’de “şıpıdak” dediğimiz açılır tavan penceresidir. Tıpkı pencere açma kolu gibi bir kolun çevrilmesiyle tavandaki pencere geriye doğru açılır.
AMORTİSÖR : Yaylı araçlarda sarsıntıyı azaltmaya yarayan rüzenek. Mesela otomobillerde, dingillerle şasi arasında bir yastık ya da tampon işlevi gören yaylar, yol yüzeyindeki engebelerden aracın gövdesine yansıyan sarsıntıları hafifletir. Bazen yol yüzeyinin koşulları ile taşıtın hızı birbirine eklenerek, araç gövdesinin zıplama biçiminde aşırı derecede sarsılmasına neden olduğunda, amortisörler bu titreşim hareketinin hızını ve genliğini azaltır.
ANAHTAR : 1967 yılından sonra üretilen vosvos modellerinde, kapı anahtarla dışarıdan kilitlendiği gibi, anahtarı kullanmaksızın yalnızca kilit mandalını bastırarak ve dış kapı kolunun içindeki dili çekili tutmak suretiyle de kapatılıp kilitlenmektedir.
ANTİFRİZ : Yani donmaya karşı ya da donma önleyici… Bir Vosvos’un ve sürücüsünün böyle bir maddeyle hiçbir işi yoktur. Çünkü canlılar gibi havayla soluyan Vosvos’un motorunun herhangi bir yerinde su dolanmadığı için o kışın donmaz. Dahası, kışın soğuk havalarda öteki araç sahiplerinin yaptığı gibi motor kapağının üzerine gazete kağıtlarıyla ya da karton koli parçalarıyla örtme ihtiyacı da duymaz!
AVANS(timing) AYARI : Bir aracın doğru ve düzenli çalışabilmesi için yapılması gereken en önemli ayarlardan biri belkide en önemlisi avans (timing) ayarıdır. Ateşleme süresinin motor hızı ve yüküne göre belirlenen değişimi ya da buna ilişkin zamanlamayı belirlemek. Distribütörü sağa sola döndürerek yapılır. Böylelikle motorun ne geç ne de erken, tam zamanında ateşleme yapması sağlanır. Avans ayarı bozuk olduğunda, mesela bir yokuş tırmanırken eğer zamanında vites küçültmemişseniz, motordan seri biçimde tırk, tırk, tırk diye bir ses gelir, buna “avans vuruyor” derler.
BARNDOOR : 1955 yılına kadar üretilen kimi çift-cam minübüslerin tavanının, ön camları üzerinden öne doğru olan çıkıntısını tanımlamak için kullanılan bir ayrıntı.
BAS : (Bkz.Bus)
BAY WINDOW : (Bkz. Cumba)
BEETLE : İngilizce bir sözcüktür. Böcek anlamına gelir. Biz Vosvosu kaplumbağaya benzetiriz. Almanlar, Fransızlar, İngilizler ve İtalyanlar’da böceğe.
BENZİN TAHLİYE HORTUMU : Bilindiği üzere Vosvos’un benzin deposu bagajın içinde, benzin deposu kapağı da ön sağ kapının biraz ilerisinde bulunmaktadır (genellikle). Bagaj açılıp, baş biraz da içeriye sokulduğunda, benzin depo kapağının içerideki devamının bir ucunda kısa va ince bir hortum görülür. İşte bu hortumcuk, yeni konulmuş benzinin kokusunu içerideki insanları rahatsız etmeden dışarıya atmaya yarar. Buna tahliye hortumu denilir. Özellikle Vosvos’a benzin alındıktan hemen sonra içeride bir benzin kokusu duyuluyorsa bunun nedeni genellikle tahliye hortumunun eskimiş olmasından ya da hortum kelepçelerinin gevşemiş olmasındandır.
BİG : İngilizce’de büyük anlamına gelir.1973 yılında üretilen, 1584 cc’lik ve motor kapağının üzerinde 1303-S yazan modelin adıdır. Big’in diğer vosvoslara göre bazı ayrıcalıkları vardır; ön panelde bir uçtan ötekine ahşap görünümlü kaplama, vites başının ahşap ve üzerinde Wolfsburg simgesinin olması yada kapaksız jantlar gibi.
BOKSER MOTOR : Yatık motor yada düz motor da denilir. Vosvos’un hava soğutma sisteminin temelinin dayandığı ve Ferdinand Porsche’nin icat ettiği motor tipi. Bu sistemde silindirler krank milinden geçen bir düzlem üzerinde karşılıklı iki sıra biçiminde, dikey değil yere paralel olarak dizilidir. Bu nedenle, soğuk hava silindirlere kolayca ulaştığı için hava soğutmalı bir vosvos motorunda suya gereksinim yoktur.
BOMBELİ CAM : 1945 yılında seri üretimi başlayan Vosvos’un ön camı 1972 yılına kadar “düz cam” diye tabir edilen standart tipteydi. Söz konusu yıldan itibaren Dünya otomobil pazarında yer edinebilmek için; gögüs genişletildi, deriyle kaplandı dolayısıyla ön cam da büyütüldü, öne ve yanlara doğru şişirildi. Böylece, bugün bizim dilimizde “bombeli cam” denilen model doğdu. Almanya’daki üretim sona erinceye (1978) kadar da, öteki arabalara benzetilmeye çalışılan bu model üretilmeye devam etti.
BÖCEK : Vosvosun Dünyadaki genel adı. (Bkz. Beetle)
BREZİLYA : Bir Güney Amerika ülkesi. Bu ülkede üretilmiş Vosvos’un hem kendisi hem de tampon, far vesaire gibi parçaları için bu sözcük kullanılır.
BUBA : Balkanlar’ın en büyük Volkswagen tesislerinin bulunduğu Yugoslavya’da Vosvos’a verilen ad.
BUG : (Alm.zündkerze, Fr.bougie, İng.spark plug) Ateşlik. İçten yanmalı motorlarda elektrik enerjisiyle kıvılcım oluşturan, motordaki karışımı ateşleyen parça. Silindirlerin kafa bölümlerine yerleştirilen bujiler (dört silindirimiz olduğuna göre onlar da dört adettirler), aralarında belirli bir hava aralığı bulunan iki elektrottan oluşur. Ateşleme sisteminden gelen yüksek gerilimli akım, bu elektrotlar arasında boşalarak, yakıt-hava karışımını tutuşturacak bir kıvılcım oluşturur. Yüksek sıcaklıklara dayanıklı olan elektrotların arasındaki yalıtıcı madde sıcaklığa karşı dirençli olduğu gibi, binlerce volta çıkabilen elektrik gerilimlerine de karşı koyabilecek niteliktedir. Kıvılcımın oluştuğu aralığın uzunluğu kıvılcımın enerjisini, yalıtıcının şekli ise çalışma sıcaklığını etkiler. Çok düşük çalışma sıcaklıkları, aralığın kömürleşmesine ve kısa devre yapmasına, çok yüksek çalışma sıcaklıkları ise erken ateşlemeye yol açabilir. Sonuçta bujilerinizi değiştirmek zorunda kalırsınız.
BULLİ / BULLY : Almanlar’ın VW minibüsler için kullandıkları bir takma ad.
BUS : ‘Bas’ diye okunur. Minibüs anlamında. Vosvos dilinde yalnızca transporter’lar için “Bus” sözcüğü kullanılmakta.
CABRİOLET : ‘Kabriyole’ diye okunur. Üstü açılır arabaları tanımlamaktadır. Üstü açık ilk Vosvos ise 1941 yılında Almanya’da dışsatım amaçlı olarak üretilmişti.
CARAVELLE : (Bkz. T3)
CITY : 1974 yapımı Big benzeri bir Vosvos tipi. Motoru, Big’lerden farklı olarak 1300 cc olup, 1303 L tipindedir.
COCCİNELLE : ‘Koksinel’ diye okunur. Fransa’da Vosvos’a verilen ad.
COX : Coccinelle’nin kısaltması.
CUMBA : (İng. Bay window) 1968-1979 yılları arasında üretilen ve ön camı tek parça ve bombeli olan minibüsler için kullanılır.
ÇAMURLUK : Çamurluk Vosvos’un en belirgin özelliğidir; 70 küsur yıl önce daha prototip aşamalarında bile Vosvos bu özelliğe sahipti. Vosvos’un genetik işareti adeta. Bununla birlikte çıkıntı şeklinde olduğu için dış darbelere karşı en açık olan parçadır. Yıprandğında değiştirmesi çok kolaydır, yalnızca beş adet iri civatayla gövdeye bağlıdır. Bir de vosvos’un darbeli olup olmadığı, ciddi bir kaza geçirip geçirmediği ilk önce çamurluklarından anlaşılır; mesela yandan bakılır, çamurluğun yuvarlaklığı ile tekerliğin yuvarlaklığı birbirine paralel mi diye.
ÇAMURLUK FİTİLİ : vosvos’un 1945’ten sonra üretilen ilk modellerinde, ön panele iliştirilen, içine yapay ya da doğal çiçek yerleştirilen, ince uzun bir vazo. Bir vosvos’la doğanın ilişkisini sembolik olarak dile getiren çok ince, anlamlı bir ayrıntıdır.
ÇİFT CAM : (ing.split window) iki anlamda kullanılır: İlki, 1949-1967 arası yıllarda üretilen ve ön camı iki ayrı parçadan oluşan VW minibüsler(Bkz.Mikrobüs); ikincisi 1953 yılına kadar üretilen ve arka camı iki parçadan oluşan Kaplumbağalar.
ÇİFT KABİN : (İng.double-cab) Dört kapılı ve yük taşıma bölümünün yanları açılabilen vosvos kamyonet.
DEBRİYAJ TELİ : Debriyaj pedalının altından başlayıp şanzımana kadar uzanır. Vosvos’un modeline göre değiştiği için uzunluğu ortalama 2,5-3 metre kadardır. Nihayetinde bir tel olduğu için belirli zamanlarda kopar. Bu bakımdan uzun yola çıkarken, uygun ölçüde yedek debriyaj teli bulundurulması tavsiye edilir. Bununla birlikte, koptuğunda da paniğe kapılmamak gerekir, çünkü bu araba yüksek viteste, debriyaj pedalı kullanılmadan da en yakın yerleşim birimine kadar gidebilmektedir.
DELUXE : (‘delüks’ diye okunur.) Fransızca’da, gösterişli, görkemli ve üstün nitelikli anlamlarına gelir. Vosvos aleminde ise, ilk dönem minibüsleri tanımlamada kullanılır; yani açılır tavanlı, 21 ya da 23 camlı, tavanının yan köşelerinde mini pencereleri olan minibüsler için.
DİSK FREN : Bir diskin yan yüzeylerine sürtünerek çalışan fren sistemi. 1967’ye kadar olan Vosvos modellerinde disk fren yoktu. O yıldan sonra Vosvoslarda kullanılmaya başlandı ama yalnızca önlerde.
DİSTRİBÜTÖR : Dağıtıcı, yani ateşleme dağıtıcısı. Distribütör, ateşleme zamanını kontrol ederek, motorun dönüşüyle uyum içinde olmasını sağlayan bir mekanizmadır. Eğer bu uygun bir şekilde gerçekleşmezse, düşük performans veya motorun hasar görmesi ile sonuçlanır. Ateşleme bobininden gelen yüksek gerilimi, ateşleme sırasına göre bujilere, buradan da silindirlere dağıtır. Şu ana organlardan oluşur; Platin, meksefe, avans otomatiği, avans tablosu, tevzi makarası. Daha da ayrıntılandırırsak, puluyla, civatasıyla birlikte bir Vosvos distribütörü tam 35 ayrı parçadan oluşur.
DUBLEKS : (Bkz. Tubeless)
DUMAN : (Bkz. Yağ Yakma)
DÜZ CAM : Türkiyeli vosvosçuların, 2003 yılına kadar üretilen ve ‘standart’ diye tabir edilen vosvosları tanımlamak için kullandıkları terim. 1973’ten itibaren üretilen ve ön camı yanlara ve öne doğru daha geniş olan.
EGZOZ : Susturucu. İçten yanmalı motorlarda, yakıtın yanmasıyla oluşan gazlarla öteki zararlı gazların atmosfere atılmasında ya da bu işlemin denetimli biçimde gerçekleştirilmesinde yararlanılan düzenek. Günümüz vosvoslarında (minibüslerin dışında) yaygın biçimde kullanılan egzoz sistemi iki uçlu olanıdır (ilk dönemlerde tekliydi). Vosvos’a o çok özel sesini(zincir sesi) sağlayan egzoz uçlarının içerisindeki özel yapıdır.
ELEKTRONİK ATEŞLEME : Günümüz arabalarında standart biçimde bulunan, Vosvos7ta ise bulunmayan fakat sonradan takılabilen faydalı bir elektronik ateşleme aygıtı. Vosvos’un motorunu daha sağlıklı bir duruma getirir; ateşlemeyi düzenler, platinin üzerindeki bütün yükü alır, platinin meme yapmasını önler (dolayısıyla sık sık platin değiştirilmez), platin aralık ayarı bozulmadığı için, motor her zaman tam ateşleme yapar, yaz olsun kış olsun motor tek hamlede kolaylıkla çalışır, tüm bunların sonucunda önemli ölçüde yakıt tasarrufu sağlar.
ESCARABAJO : (Eskarabaho diye okunur.) İspanya’da Vosvos’a verilen ad.
FERDINAND PORSCHE : Vosvos’un yani “Halk Otomobil”inin yaratıcısı. Otomotiv tarihinin en üretken tasarımcısı olarak kabul edilir. Öyle ki, yaşamının ilk 40 yılı boyunca ürettiği onlarca binek ya da yarış otomobili tasarımı ona, daha 1916’da Avusturya-Macaristan İmparotoru tarafından “doktor” unvanının verilmesi sağlanmıştı.
FUSCA : Brezilya’da Vosvos’a verilen ad.
GAZ TELİ : Gaz pedalının altından, karbüratöre kadar uzanan, ortalama 3 metre uzunluğunda gözle görünmeyen bir tel. Nihayetinde bir tel olduğu için belirli zamanlarda kopar. Bu bakımdan uzun yola çıkarken, uygun ölçüde yedek gaz teli bulundurulması tavsiye edilir. Bununla birlikte, koptuğunda da paniğe kapılmamak gerekir, çünkü koptuğund karbüratörün ilgili noktasına bağlanan herhangi bir ip aracılığıyla dışarıdan şofer kabinine aktarılarak sürücünün eliyle çekip bırakarak gaz pedalını ayarladığına dair sayısız yaşanmış olay rivayet olunmaktadır.
GÖZ KAPAĞI : Bir vosvos aksesuvarı. Eskiden dolmuşlarda ve taksilerde de aksesuvar olarak kullanılırdı. Ama çok daha önce, 1950’lerde Vosvos’ta kullanılıyordu. Kromajlı hafif bir alaşımdan yapılmış olup, far camlarının üzerine yerleştirilir. Böylelikle Vosvos’un ön görünümü “göz”leriyle (farlarıyla) ve “göz kapakları”yla bir insanın bakışlarına benzetilmeye çalışılır.
GÜNEŞLİK : Arka cama dıştan takılan, panjur görünümünde fiberglas bir parça. Vosvos’un prototip aşamasında, daha 1930’ların ilk yarısında, arka pencerenin yerinde bu tür bir panjur olduğunu hatırlamak gerekir. Dolayısıyla güneşlik Vosvos’un aslına uygun bir parçadır. Bir aksesuvar olarak görülsede yararları vardır; mesela yazın sıcak günlerinde, arka koltuğun arkasında yer alan minik bagajın üzerine güneş ışığı düşmesini önler, gece yolculuklarında arkadan gelen araçların uzun far huzmelerinin etkisini azaltmaya yarar.
HAVA AYARI : Motordaki oksijen-karbondioksit dengesini ayarlamak üzere, karbüratör üzerinde ilgili civatanın açılıp kapatılmasıyla yapılır. Bu Vosvos’un değişik ısı, iklim, coğrafya vesaire koşullarına uyum sağlayabilmesi bakımından çok mühim bir işlemdir.
HAVA FİLTRESİ : Havayı, içindeki toz vb.pisliklerden arındırmaya yarar. Hava filtresi olmazsa piston-gömlek ciddi biçimde zarar görür, böylelikle vosvos yağ yakmaya başlar ve motorun ömrü kısalır. Yağlı ve kağıt olmak üzere iki tip vardır. 1972 sonuna kadar yağlı tipler kullanılıyordu.
HAVA SOĞUTMALI SİSTEM : Vosvos’un, “havayla soluduğu” için canlılara benzer özelliği. Eskiden Chevrolet Malibu, Magirus ya da Fiat 126’nın bazı modelleri de hava soğutmalı motora sahipti. Günümüzde yalnızca Vosvos’a özgü bir ayrıcalık olarak kaldı.
HEBMÜLLER: : 1948-1953 yılları arasında, Almanya’da yalnızca 696 adet üretilen çok özel bir vosvos modeli. Genç bir tasarımcı olan Joseph Hebmüller’in gerçekleştirdiği VW Hebmüller, çok ince şıklık ayrıntılarıyla dönemin öteki Vosvos’larından ayrılıyordu. Örneğin ön paneldeki parçaların her biri direksiyonda olduğu gibi fildişindendi. Ön kapı ile ön çamurluk arasında yer alan ve dışa doğru açılan sinyal kolları ahşaptı. Başlangıçta, yılda 2000 adet üretilmesi planlanıyordu ama fabrikada çıkan bir yangından ötürü üretim 696 ile sınırlı kaldı ve 1953’te fabrika kapandı. Almanya’da ve ABD’de büyük ilgi gören VW-Hebmüller tam anlamıyla 40’ların havasını taşıyordu.
HERBİE : “Hörbi” diye okunur. Dünya sinema tarihinde “başrol oynayan” ilk otomobilin, “insani” ve hatta “insanüstü” yetilere sahip olan bir 65 model Vosvos’un adıdır.
HIGHROOF : (Bkz. Yüksek Çatı)
HIGHTOP : (Bkz .Yüksek Tavan)
ISITMA SİSTEMİ : İddia olunur ki, “insanlar kışın Vosvos’un içinde soğuktan donar”, Niye? Çünkü Vosvos’un bildiğimiz anlamda, petekli yada peteksiz bir kalorifer sistemi yoktur. Doğru ama yanlış! Çünkü Vosvos’un son derece zeki tasarlanmış müthiş bir ısıtma sistemi bulunmaktadır. Biraz da abartarak denilebilir ki; eğer bir Vosvos’un ısıtma sisteminin tüm elemanları yerli yerindeyse; izolasyon tam anlamıyla sağlanmışsa ve dışarıda örneğin 10 derecelik bir soğuk varsa, siz vosvosunuzun içinde üzerinizde baharlık bir kıyafetle son derece keyifli biçimde yolculuk yapabilirsiniz.
Sisteme gelince; Vosvos’ta öteki araçlarda olduğu gibi bağımsız bir kalorifer sistemi olmadığı için motorun sıcaklığı bir biçimde içeriye aktarılır. Şöyle: Dışarıdan gelen hava türbine girer. Buradan motor bloğunun çevresinden dolaşarak, yani bir yandan motoru soğutarak ve öte yandan motorun ısısını aldığı için ısınmış bir havaya dönüşerek, kalorifer kazanına girer. Buradan da hortumlar aracılığıyla koltuk altlarından, kapı altlarından ve ön camın altlarından içeriye girer. Biz de soğuk havalarda mükemmel şekilde ısınmış oluruz. Sistemin en iyi biçimde işlev görebilmesi için öncelikli motorun altından geçen hortumlarda yırtık, delik ve bağlantı yerlerinde sorun olmaması; arka koltuğun altındaki klapelere bağlı tellerin kopuk olmaması ve nihayet ön taraftaki kağıt hortumların tam olara yerlerinde bulunmaları gerekir.
IT’S NOT A CAR : (Bkz. O Bir Araba Değil…)
İÇ LASTİK : (Alm.schlauch;Fr.chambre a air; İng.inner tube,tube) Dıştakikoruyucu lastiğin içinde yer alan ve içine hava doldurulabilen lastik (ayrıca ülkemizin kimi yörelerinde, yaz aylarında denize girilirken de insanlar tarafından kullanılmakta ve ‘şamler’, ‘şamriyer’, şamliyer’ diye dile getirilmektedir.) Günümüzde üretilen yeni arabaların özel alaşımlı jantlarından ötürü iç lastik kullanılmamaktadır. Ancak genellikle 25,30 yıllık Vosvos’ların jantları yıpranmış olduğundan ve kenarlarından hava kaçırdığından, iç lastik bir vosvos için önemli bir parça olmaktadır.
İSTEPNE : (Bkz. Yedek Tekerlek)
KABRİYOLE : (Bkz. Cabriolet)
KAFER : Almanya’da Vosvos’a verilen ad, böcek.
KALORİFER SİSTEMİ : (Bkz. Isıtma Sistemi)
KALP ÇİZGİSİ : Vosvos’un ilk tasarlandığı yıllardan bu yana bagaj kapağının üzerinde yer alan ve sevgiyi simgeleyen özel bir ayrıntı. İlk yıllarda ters biçimde olmak üzere motor kapağının da üzerinde yer alıyordu.
KAMPER : (İng. Camper – “kempır” diye okunur.) İngilizce’de kısaca ‘kampçı’, ‘kamp yapan kimse’ anlamına gelmekte. American ingilizcesi’nde ise gezilerde, içinde oturulup, yatılabilen, yemek pişirmeye özgü gereçleri de bulunan motorlu araç demektir. Kısacası, VW minibüslerin bir modelini tanımlamaktadır.
KARBÜRATÖR : Karıştırıcı. Başlıca görevi, silindirlere emilen havanın içine, gereken miktarda (ne çok ne az) yakıtı ölçülü bir biçimde karıştırarak yanıcı karışımı oluşturmak ve yanma odasına göndermektedir. Tüm performansı, ağırlıklı olarak ‘ayarlar’a bağlı olanVosvos’un, bu bağlamda en yaşamsal organlarından biridir. Bir Vosvos karbüratörü, pulu, civatası, yayı, contası, ıvırı zıvırıyla birlikte irili ufaklı tam 43 parçadan oluşur.
KARBÜRATÖR MEMESİ : (Alm.düse; Fr.İnjecteur; ing.nozzle) Karbüratörün üzerinde gözle görülür bir yerde bulunan ve prinç madeninden yapılma çok küçük bir parçadır(aslında ucu delikli bir civatadır). Havanın ve yakıtın akışını denetler. Bazen şöyle olur: sürücü ayağını gaz pedalından çeker, Vosvos stop eder, çalıştırır gaza basar ve gider ama ne zaman ki ayağını gazdan çeker Vosvos hep stop eder. İşte bu, kötü bir benzinin alındığı ve yakıtın içindeki atık maddelerin memeyi tıkadığı anlamına gelir. Vosvos nefes alamıyordur yani. Uygun bir tornavidayla bu sarı parça sökülür ve bir toplu iğne kalınlığında olan deliği kuvvetlice üflenir ve meme temizlenmiş olur. Tornavidayı ustaca kullanmak gerekir çünkü bu küçücük parça, motorun içine, münasebetsiz bir yere düşebilir, o zaman hakikaten yolda kaldınız demektir.
KARMANN-GHİA (KG) : Tam adı Volkswagen Karman-Ghia. ABD’lilerin deyişiyle,”The Slowest Sport Car in the World”, yani ‘Dünyanın En yavaş Spor Otomobili’. Ama hem hız yapmaya uygun aerodinamik yapısından ötürü, hem de 60, hatta 70 BG’lik motoruyla vosvos aleminin en hızlı ve seri modelidir. Tanımayanlara çok tuhaf gelir ama motoru bir Kaplumbağa’nınkiyle tıpatıp aynıdır. Motor kaplumbağa’ya göre daha geniş bir alanda yer aldığından mükemmel bir hava soğutma olanağına sahiptir. Türkiye’de çoğunlukla ‘Karmen Çiya’ diye getirilir ama bu yanlış bir söyleyiştir. ‘Karman Gia’ diye okunmalıdır. 1955-1974 yılları arasında 364.401 adet üretilmiştir.
KAVER : Hollanda’da Vosvos’a verilen ad.
KDF-WAGEN : Adolf Hitler’in, ilk günlerinde Volkswagen’e verdiği ad.Açılımı “ Kraft durch Freude-Wagen” olup “ otomobil yoluyla kazanılan güç”, “sevinç getiren güç otomobili” ya da “neşelendiren güç otomobili” anlamlarına gelmektedir.
KELEBEK CAMI : Günümüz otomotiv teknolojisinde artık terk edilen ama vosvos’un vazgeçilmez oldukça mühim ayrıntısı.( Batılılar ‘havalandırma kanadı’-Ventilation wing- diyorlar, bizde ise olasılıkla bir kelebeğin kanadına benzetildiği için böyle deniliyor.) Yararları saymakla bitmez. Vosvos’un doğal klimasıdır, müthiş bir havalandırma sağlar.
KOMBİ : Vosvos terminolojisinde ortadaki oturma koltuğu çıkartılmış çift camlı transporter’lar için kullanılır.
KÖPEK-KALE-SU : Bir simge. Almanya’nın Wolfsburg kentinde üretilmiş Vosvosların direksiyon simidinin ortasında, bir de bagaj kolunun üzerinde yer almaktaydı. Simgede üstte yer alan köpeğin bağlılığı, ortadaki kalenin sağlamlığı, alttaki dalgalı çizgilerin ise suyun akıcılığını ifade ettiği öne sürülür ve şöyle yorumlanır: Bir Vosvos sahibine köpek gibi sadıktır, bir kale gibi sağlamdır ve bir su gibi öyle akar gider… Vosvos mitolojisine çok uygun ve hoş olmakla birlikte aslında hiç alakası yoktur! Simge, 1938 yılındaki adıyla Kdf-Wagen fabrikasının kurulduğu yöredeki wolfsburg tesislerinde üretildiğini belirtir. Çünkü hem Almanya’nın hem de dünyanın çeşitli yörelerinde de Vosvos’lar üretilmekteydi. Son olarak, o bir köpek değil, bir kurttur! Çünkü Wolfsburg, Almanca’da 7Kurtlar kalesi’ anlamına gelmektedir.
KRİKO : Kaldırıcı. Bir Vosvos7un elle çevirmeli orijinal krikosu çok zariftir. Ama ne yazık ki pek kullanışlı değildir. Çünkü şasinin arka tekerleğe yakın, alt tarafındaki kriko yerleştirme yeri genellikle çürümüş ya da içi zaman içinde katı maddelerle dolmuş olduğundan, kriko kolu çevrilmeye başlanıpta Vosvos yavaş yavaş yükselirken, yine yavaş yavaş marşpiyenin de yamulmaya başladığını görürsünüz ve üzülürsünüz. Bu bakımdan Vosvos krikosu yerine ‘Reno Krikosu’ diye tabir edilen baklava biçimli krikonun kullanımı önerilir.
KUMLAMA : Bir Vosvos’un motoru rektifiye edilirken genellikle bu sözcük telafuz edilir, “Kumlamaya göndermek”diye. Bu aslında, mutlaka yapılması gerekmeyen bir temizleme işlemidir. Bir kumlama tabancası aracılığıyla ince kumun yüksek basınçla kimi motor organlarının üzerine püskürtülmesi esasına dayanır. Böylelikle uzun yıllardır bir kapalı kutunun içinde yağ ve atıklarla boğuşan motor bloğunun dış yüzeyi, silindir kapağı ya da kampanalar, jantlar vs. gibi dış parçalar neredeyse fabrikadan çıktıkları ilk günlerine dönerler. (Ancak, motor bloğunun kumlama işlemine tabi tutulması, içeriye kum zerreciklerinin girme tehlikesinden ötürü pek tavsiye edilmez.)
KÜBELWAGEN : almanca “Kübel” sözcüğü Türkçe’de kova, tekne, kasa,sandık vs. anlamlara geldiği için kimi vosvosçular, Kübelwagen’e “kova araç” demektedir. Oysa, Sözcük askeri terminolojide doğrudan doğruya bir aracı, yani ‘cip’i tanımlamaktadır.
MAGGİOLİNO : İtalyanca’da Vosvos’a verilen isim.
MANİFOLT : (Alm.ansaugleitung; Fr.tubular d’admission; İng.induction manifold, intake manifold) Hava-benzin karışımını karbüratörden motora ileten boru donanımı. Emme borusu ya da ön ısıtıcı boru da denilir.
MARŞ FİŞİ : Vosvosun altında bulunan bir parça. Sık sık yerinden çıkar (bir kedinin dokunmasıyla bile) ve sürücü panik içinde yolda kaldığını sanır. Ateşleme gerçekleşmediği için Vosvos İttirilse de vurdurulsa da asla çalışmaz. Yapılacak şey çok basittir.: Bir VW ustasından marş fişinin yerini tam olarak öğrenmek (ama söylemezler, “meslek sırrı”diye!…) ve yerinden çıktığında arabanın altına girip fişi yerine takmak.
MARŞPİYE : (Fr.Marchepied) Fransızca’da basamak demektir ve ‘marşpiye’ diye okunur. Vosvosun vazgeçilmez bir parçasıdır. Vosvos 70 yıllık tarihi içinde irili ufaklı binlerce değişim geçirmiştir ama bu, kimilerince “işe yaramaz” basamaktan hiçbir zaman vazgeçilmemiş ve kaplumbağa’nın tüm modellerinde ısrarla kullanılmıştır. Muhtemelen yan altlarda, ön ve arka çamurlukların arasında doğacak boşluk böylelikle giderilmektedir, yani görüntüyü tamamlamak adına, yoksa bir yetişkinin ayağıyla basıp da Vosvos’a girmesi anlamında bilinen türde bir basamak değildir bu. Yine de, gözünü bir vosvos’ta açan ve yeni yürümeye başlayan bebelerin, Vosvos’a binerken ve inerken kullanmaları bakımından son derece işlevseldir. Bir Vosvos’ta insan için olan her şey düşünülmüştür, bebeler için bile…
MASKE : Uzun yolculuklarda vosvos’un ön kısmını taş vs’den korumak için takılan faydalı bir parça. Genellikle deri malzemeden üretilir.
MEKANİK : Bir taşıt aracının, motor, şanzıman, kaporta, boya ve döşeme dışındaki her şeyi. Bir Vosvos için “yürürü sağlam” dedikleri zaman, hareketli organlarının, yani mekaniğinin iyi durumda olduğu anlatılmak istenir.
MEKSEFE : (Alm.kondensator; Fr.condersateur; İng. Capacitor, condenser) Kondansatör. Bir yalıtkanla ayrılmış, iki iletken üzerinde elektrik yükü biriktirmek gibi bir işlevi vardır. Diğer bir deyişle, platinden gelen cereyanın değerini yitirmesini önleyerek (tutarak) silindirlere aktarır böylelikle düzenli ateşlemeyi sağlar.
MEKSİKA : Bir Orta Amerika ülkesi. Vosvos’un, yeryüzünde üretilen son yurdu (çünkü 30 Temmuz 2003’te, 21.529.464’üncü Vosvos’un banttan çıkıp Almanya’daki müzeye gönderilmesiyle, vosvos üretimi sona erdi.) Sözcük, bizim dilimizde ise bu ülkede üretilmiş olan bir Vosvos7un hem kendisi hem de tampon, far vs.gibi kimi parçaları için kullanılır. Ayrıca Meksika’da “bolço” diye anılan vosvoslar, ön koltuğu çıkarılarak taksi olarak kullanılmaktadır (sürücü, müşteri bineceği zaman sağ kapı içindeki açma koluna bağlı bir ipi çekerek kapıyı açmaktadır).
MEME YAPMAK : Platinin üzerinde, zaman içerisinde çeşitli nedenlerle çapak oluşması. Bu durum ateşlemede kesinlik oluşmasına neden olur. Bu bakımdan her 5 bin km’de platinin değiştirilmesi gerekir. Eğer platin daha erken meme yapıyorsa bu durumda meksefede ve bobinde sorun var demektir. Bununla birlikte eğer vosvos’a sonradan bir elektronik ateşleme taktırılırsa, yıllarca platinden kurtulunmuş demektir dolayısıyla “meme yapma” sorunu da ortadan kalkmış olur.
MİKROBÜS : (İng.microbus) 1949-1967 yılları arasında üretilen, çift camlı VW transporter’ları tanımlar. “T1” diye de anılırlar. Amerikalı Vosvosçular, mikrobüse “baykuş” (owl) derler.
MİNİBÜS : Minik otobüs; diğer deyişle, İngilizce ve Fransızca7daki “bus” (ingilizce’de ‘bas’, Fransızca’da ‘büs’ diye okunur.) Sözcüğün ‘mini’ önekiyle birleşmesiyle ortaya çıkan 10-15 kişi taşıyabilen toplu taşıma aracı. Vosvoslarda bu sözcüğün doğru karşılığı Transporter olmaktadır.(Bkz. T1,T2, T3, T4)
MOTOR YAPMA : Ana kol yatakları, eksantrik yatakları, gerekiyorsa krank, piston kolları, supaplar ve silindir kapaklarının yenilenmesi.
MOTORU SOĞUTMAK : Uygulaması çok basittir ama bir Vosvos için “motorun soğutulması”, ömrünün uzatılması bakımından çok önemlidir. Bilindiği üzere bu motor, suyla değil havayla soğumaktadır. Vosvos daha ilk günlerinden itibaren havayla soğuyabilmesi için her türlü teknik ayrıntıya sahiptir. Ancak sürücünün de yapması gereken basit bir şey vardır. Uzun bir yolculuk sonrasında, Vosvos durdurulduğunda, kontak anahtarını hemen kapatmamak gerekmekte, motor yaklaşık 5 dakika rölantide çalıştırılmalıdır. İşte bu işlem motoru soğutmaktadır. Nitekim Vosvos’ta bir hararet göstergesi varsa, ısının beş dakika içinde nasıl düştüğünü gözlemlemek de olasıdır.
MÜŞİR : (İng. Sensor) Bir Vosvos7ta çeşitli müşirler vardır. Mesela, yağ müşiri, motor yağının eksik olup olmadığı haber verir (göstergenin içindeki minik kırmızı ışık aracılığıyla). Fren Müşiri, fren pedalına basıldığı zaman kısa devre yapar ve stop lambalarının yanmasını sağlar ( eğer stop lambaları yanmıyorsa bilin ki ya stop ampülü gitmiştir ya da fren müşiri…).
NEW BEETLE : ( nüuv bitıl diye okunur) Vosvosla hiç alakası olmayan ABD yapımı bir araba modeli! Türkçe’de “Yeni Böcek” anlamına geliyor.
O BİR ARABA DEĞİL, BİR VOLKSWAGEN’DİR : Yani İngilizce söylenişiyle, “it’s not a car, it’s a Volkswagen”. Vosvos’u dünyada üretilmiş yüzlerce otomobil markasından ayıran çok özel ve bir tür atasözü gibi.(sadece vosvos’a özel) Genellikle oval bir plaka şeklinde ön ya da arka tamponun bir yerine iliştirilir. “it’s not a car, it’s a BUS” diye türetilmiş başka tipleri de vardır.
OVAL CAM : Vosvosun 1945’ten beri iki parçalı olan arka camı, 1953’te ovalleştirilerek tek parçaya dönüştürülmüştü.
ÖN TAKIM : Bir Vosvos7un makas, makas kolları, ön dingil, rot, rotil, amortisör gibi organlarından oluşan bütün. 1302 ve 1303’lerde makasların yerine dönemin (70’lerin başı) bir yeniligi olarak salıncak kolları ve salıncak burçları yerleştirilmişti.
PAÇALIK : (İng.mud flap) Artık günümüzde öteki taşıtların (ağır vasıtalarda zorunlu) çok azında görülen ama Vosvos’un önemli ve insani bir ayrıntısı. Arka tekerleklerin arkasını kapatır. Genellikle üzerinde klasik VW amblemi (bazen de Wolfsburg şatosunun simgesi) bulunur, siyah ve beyaz şeklinde iki renkli, iki ayrı türü vardır. Bir aksesuvar olduğu sanılır ama aslında yağışlı havada, trafikte arkadan gelen aracın camına, Vosvos’tan su ve çamur sıçratarak o sürücünün görüş mesafesinin azaltılmaması hedeflenmiştir. Vosvosçular arkadan gelen araç sürücülerinide düşünürler.
PANEL-VAN : Ön kabini saymazsak, yanları penceresiz, üstü kapalı, yük ya da insan taşıyan küçük ticari taşıt, yani bir VW “mimibüs” türü.
REINHARD SOKOLL : Guinness rekorlar kitabı’nın da onayladığı üzere, dünyanın en büyük Vosvos koleksiyonunun sahibi. Sokoll, 1984 yılından itibaren minik vosvoslar toplamaya başlıyor. 1995’te “Vosvos Modelleri Müzesi’ni (Das Kaefermodell Museum) kuruyor
REKTİFİYE : (Fr.rectifier) Düzeltmek, düzleştirmek. Bir Vosvos’un kimi organlarının rektifiye edilmesi, krankın taşlanması, kol burçlarının alıştırılması demektir. Bu işi yapan kişiye de rektifiyeci denilir.
RESTORASYON : Onarım. Vosvos dilinde de aynı sözcük kullanılmakla birlikte, daha yaygın olarak “toplamak” sözcüğü tercih ediliyor. Bir Vosvos7un tepeden tırnağa “toplanması”, şaşi kupenin ayrılması, iç marşpiyelerin ve taban saclarının yenilenmesi, kaportada gerekli parçaların değişimi, gerekirse motor yapılması gibi aylarca sürecek ama sonunda fabrika çıkışı görünümlü yeni bir Vosvos yaratılacak denli zorlu bir süreci gerektirir.
REZİSTANS : (Fr.resistance) Direnç, direnme. Kışın soğuk havalarda arka camdaki ince çizgilerin, daha doğrusu içinden elektrik akımı geçen ince tellerin “direnişiyle” camda oluşan buğunun önlenmesi anlamına gelir. Artık günümüz teknolojisiyle üretilen arabalarda lafı bile edilmeyen minik bir ayrıntı ama iç hacimleri küçük olduğundan Vosvoslar için önemli bir ayrıntıdır. 1969 yılına kadar üretilmiş Vosvoslarda bu ayrıntı bulunmamaktadır. Ancak “rezistanım yok” diye üzülmemek gerekir. Türkiye’nin büyük kentlerindeki otomobil camı üreticileri rezistanlı Vosvos camı üretmektedirler.
RÖLANTI AYARI : Karbüratörün üzerinde, ucu gaz teline bağlanan bir civatanın sağa sola döndürülmesi. Motor rölantide (yani yüksüz durumda) çalışırken, emilen karışımın miktarını ve niteliğini denetlemek için, kısacası motorun düzenli biçimde çalışması için bu ayar yapılır.
RÜZGARLIK : Ön tamponun altına, tampon boyunca yerleştirilen ve Vosvos’un altına doğru içe eğimli fiberglas’tan üretilmiş bir parça. Seyir halindeyken, önden gelen rüzgarın, Vosvos’un alttan sallanmasını önlediği söylenir. Bilinmez ki! Belki Vosvos’un hızını kesiyordur, belki de rüzgarın alttan geçip gitmesine izin vermek gerekmektedir. Bu bakımdan Batı’da usülüne uygun üretilmiş rüzgarlıkların tam ortasında küçük bir tel kafes bulunur.
SAFARİ PENCERE : VW “mimibüsler”in T1 tiplerinde bulunan hoş bir ayrıntı. Ön camlar, tıpkı Kaplumbağa’ların kelebek camlarındaki düzeneğe benzer biçimde ileriye doğru açılır. Genellikle ekvator kuşağında bulunan ülkeler için tasarlanmıştır.
SALOON : Amerikan İngilizcesi’nde iki veya dört kapılı, üstü kapalı iki veya altı kişilik otomobil. Britanya İngilizcesi’ndeki karşılığı “sedan”dır.
SAMBA : 21 ve 23 camlı, açılır tavanlı Mikrobüs/Delüks VW minibüsleri tanımlamak için kullanılır.(Bkz. Yirmi Küsür Camlı)
SAN RUF : (Bkz. Açılır Tavan)
SCHWIMMWAGEN : Almanca’da “yüzen araç”, yani kübel’lerin bir türü. Su geçirmez kapısız bir gövde şeklinde tasarlanmış.
SEGMAN KAYNATMAK : Tam söylenişi piston segmanının işlevini yitirmesidir. Piston segmanı, piston çeperindeki yarıklara oturarak, silindir ile piston arasında sızdırmazlığı sağlayan bir ucu ayrık esnek bir halkadır. Her pistonda üç tanedir. Segman ne zaman kaynar? Şarj kayışı koptuğunda, fan’a bir bez parçası kaçtığında, gereğinden uzun süre aynı vitesle yol alındığında, kısacası motor soğutma yapmayıp aşırı biçimde ısındığında. Bu tür durumlarda segmanlardan biri ya da birkaçı gömleğe yapışır, yani kaynar.
SIFIR MOTOR : Satılık ilanlarında hep böyle yazar, motor sıfır diye. Bir Vosvos’un motorunun sıfır olması demek; ana kol yatağının, eksantrik yatağının, volan keçesinin, piston kol burcunun, pistonların ve gömleklerin, supapların, supap gaydlarının, supap ayar vidalarının, yağ kaval borularının tümüyle yenilenmiş olması demektir. Bunların dışında gerekiyorsa (ki genellikle gerekir) debriyaj baskı balatası, motor kulağı, bujiler, platin, hava filtresi, yağ süzgeci vb. gibi irili ufaklı birçok parça da değiştirilir.
SPLIT WINDOW : (Bkz. Çift Cam)
STANDART : Vosvos aleminde, 1950’lerin başından bu yana üretilen dzcamlı Kaplumbağa’ları tanımlayan bir sözcük.
SULUK : (İng.rain guard) Motor kapağı üzerinde havalandırma delikleri bulunan kimi 71-78 modellerde, motora dışarıdan su girmesini önlemek amacıyla kullanılan parça. İngilizce’de ‘yağmurdan koruyucu’ diyorlar ama Vosvos yıkanırken de içine su girebileceğinden ‘suluk’ demek daha doğru. 3 türü vardır: 1 – 1302 tiplerde, metal ya da plastik bir parça olarak ve motor kapağının içini neredeyse tümüyle kaplar. Civatalarla tutturulduğundan kolaylıkla çıkarılıp takılabilir. Ancak, yanlarından aşağıya doğru uzanan su tahliye hortumları, yaprak vs. maddelerle tıkanabildiğinden motorun alt kısmındaki etekte ciddi çürümelere yol açabilir. 2 – Motor kapağına dıştan takılan cıvata ve somunlarla içten monte edilen plastik parça. Sıcak ve kuru havalarda serinlik sağlaması bakımından çıkarılması gerekir. 3 – Havalandırma deliklerini kapatan deri parça. İçlerinde en zarif budur. Sıcak ve kuru havalarda rulo yapılarak kıvrılır ve tokalanır.
SUN ROOF : (Bkz. Açılır Tavan)
SUPAP : (Alm.ventil; Fr.soupape; İng.valve) Bir sıvı ya da gazın akışını denetleyen kapakçık.
SUPAP AYARI : Supap ayarları motorun performansı ve düzenli çalışması üzerinde önemli bir rol oynar. Supap ayarı bol olan bir motor sesli çalışır, bunun aksi sıkı olursa supap yakar. Her iki durumda ise performans kaybı olur. Supap ayarlamasında dikkat edeceğiniz en önemli nokta, motorun mutlaka soğuk olmasıdır. Vosvos motorunun supap ayarları motor soğuk iken yapılır.
SUPAP KESME : Supap gaydlarının aşınmasından ve işlevini yitirmesinden kaynaklanan fenomen.
SUPER VW MAGAZINE : 1989 yılından bu yana Fransa’da yayımlanan Vosvos Dergisi.
SUPER-VW : Kuşkusuz bütün Vosvoslar, sahiplerine göre”süper”dir! Fakat burada anlatılmak istenen Vosvos’un 1970 yılında üretilen, 50 BG’lik 1302-S modeline verilen addır.
ŞAMBRİYEL : (Bkz. İç Lastik)
ŞASİ KUPE AYIRMAK : Vosvos uzun yıllar kullanıldığından; su, çamur vesaire şeklinde dış etkenler Vosvos’un altını, kenarlarını ve gözle görülmeyen, elle ulaşılamayan yerlerini zaman içerisinde çürüttüğünden, zamanı geldiğinde iyi bir kaporta ustası tarafından bir Vosvos’un altıyla üstü ikiye ayrılır. Böylelikle köşe bucak temizlenir, kimi saç bölümleri yenilenir. Sonra da Vosvos uzun yıllar yaşamaya devam eder.
ŞIPIDAK : (Bkz. Açılır Tavan)
T1: : 1949-1967 yıllarında üretilen birinci kuşak transporter’lar için kullanılan kısaltma ( bu ‘T’, ‘Tip’in değil transporter’ın T’sidir, yani Tip-1 değildir) T1’lere mikrobüs de denilir.
T2 : 1968-1979 yıllarında üretilen ikinci kuşak transporter’lar için kullanılan kısaltma.
T3: : 1980-1991 yıllarında üretilen üçüncü kuşak transporter’lar için kullanılan kısaltma. Kuzey Amerikada Vanagon derler.
T4 : 1992’den günümüze değin üretilen dördüncü kuşak transporter’lar için kullanılan kısaltma. Kuzey Amerikada Vanagon, öteki ülkelerde ise Caravelle ya da yalnızca Transporter denilir.
TEVZİ MAKARASI : ( Fr. Rotor de distributeur; İng. Distributor rotor) Dağıtım makarası. Distribütörün hareketli parçalarından biri olup, distribütördeki akımı ateşleme sırasına göre buji teli uçlarına iletmek gibi bir işlevi bulunmaktadır.
THING : (Think diye okunur.) ABD’li Vosvosçuların Kübelwagen’e verdikleri ad.
TİP : Yabancı dillerde “Type”. Vosvos tarihi boyunca çok sık kullanılan bir sözcük. Type-34, Type-60 vesaire diye…
TİP 1 : Volkswagen firması tarafından üretilen ilk model olduğu için Kaplumbağa bu kod adıyla anılır.
TİP 2 : Volkswagen firması tarafından üretilen ikinci model olduğu için herhangi bir VW minibüs ya da transporter bu kod adıyla anılır.
TİP 3 : Kaplumbağa ve minibüslerden sonra üretilen ve bizim yanlışlıkla “Variant” diye dile getirdiğimiz hatchback ya da squareback Volkswagenler için kullanılan kod adı.
TİP 4 : 1972-1982 arasında üretilen ve T2’lerle aynı motora sahip 411-412’ler için kullanılan kod adı.
TORSİYON ÇUBUĞU : (İng. Torsion bar) Gerilim ya da daha doğru bir Türkçeyle burulum, burulma çubuğu. Ferdinand Porsche’nin 1920’lerin sonunda icat ettiği ve ilk kez Wanderer Otomobil Şirketi için tasarımladığı bir “halk Otomobili”nde uyguladığı süspansiyon sisteminin temeli. Bir ucu tutturulmuş ve boşta olan öbür ucun dönmesiyle burularak iten güce direnç gösteren çubuk. Başta Vosvos olmak üzere birçok otomobilde kullanılan sistemdir.
(İng. Torsion bar) Gerilim ya da daha doğru bir Türkçeyle burulum, burulma çubuğu. Ferdinand Porsche’nin 1920’lerin sonunda icat ettiği ve ilk kez Wanderer Otomobil Şirketi için tasarımladığı bir “halk Otomobili”nde uyguladığı süspansiyon sisteminin temeli. Bir ucu tutturulmuş ve boşta olan öbür ucun dönmesiyle burularak iten güce direnç gösteren çubuk. Başta Vosvos olmak üzere birçok otomobilde kullanılan sistemdir.
TRANSPORTER : Vosvos aleminde VW kamyonet ya da arkası kapalı yük taşıyıcı minibüslerin genel adıdır. Tip-2 diye bilinirler ve T1, T2, T3 ve T4 şeklinde dört kuşak evrimleşmişlerdir.
TUBELESS: : Bir lastik türü; ‘iç lastiksiz’ demektir.
TYPE : (Bkz. TİP)
VANAGON: : 1980-1991 yıllarında üretilen herhangi bir Transporter’a Kuzey Amerika’da verilen ad. T3 ya da Caravelle diye de bilinirler.
VARIANT : (Bkz. TİP 3)
VeeDub : (viidab diye okunur.) İngilizce konuşma dilinde Volkswagen’in kısaltması. Sözcük genellikle ABD’de ve Okyanus ülkelerinde kullanılıyor. “Vee” V harfinin okunuşu, “Dub” ise “çift” anlamına gelen ‘double’ın kısaltması. Yani, tam karşılığı “çift V” oluyor.
VİBRASYON : Titreşim. Belirli bir hızda giderken, Vosvosunuzun direksiyonundan ya da koltuğunuzda hissettiğiniz titreşim. Başlıca nedenleri arasında lastik hava ayarlarının bozuk olması, lastiklerin bir yerinde balon olması ya da jantlarda egiklik olması sayılabilir.
VKOD : Volkswagen Kaplumbağa Otomobil Derneği’nin kısaltması. 1995 Yılında Fun Clup olarak organize olan Dernek, 2001 Yılında Yasal Dernek olarak kurulmuş olup, faaliyetlerini İstanbul’un en güzide ve en kültürel semtlerinin başında gelen, Kuzguncuk İcadiye Caddesindeki lokalinde, Yasal çerçevede sürdürmektedir. Merkezi İstanbul’da olan Derneğin ünvanının içinde “İstanbul” ifadesine yer verilmemiş olması ile, il bazında sınırı olmayan tüm vosvos sever kitlesine hitap edinilmesi amaçlanmıştır.
VOLCHO : (Bolço diye okunur) Meksika’da Vosvos’a verilen ad.
VOLKSWORLD : 1988’den beri İngiltere’de yayımlanmakta olan ve Britanya’nın en çok satan Vosvos dergisi.
VW : Volkswagen’in kısaltması, Yani “halkın Otomobili”nin
VW SCENE INTERNATIONAL : Almanya’da yayımlanmakta olan bir Vosvos Dergisi.
VW SPEED : Almanya’da yayımlanmakta olan bir Vosvos Dergisi.
VW TRENDS : ABD, Kaliforniya’da yayımlanmakta olan Vosvos dergisi.
WESTFALIA / WESTY : Almanya’dan ABD’ye ihraç edilen VW Transporter’ın Camper versiyonu. Westy, sonraları tüm Camper üniteleriyle birlikte, ABD’den Kanada’ya ve Avrupaya ihraç edilmişti.
WOB : Vosvoseverlerin, çeşitli yayın organlarında fotoğraflarını gördükleri Vosvosların plakalarındaki üç harf; Vosvos7un doğduğu kentin, yani Wolfsburg’un kısaltması.
YANAK : 1940’lı, 50’li yıllarda Amerikan otomobillerinin lastiklerinin dış yüzeyine takılan beyaz lastik halka. Sonraları Vosvoslarda da kullanılmaya başlandı. Otomobile ayrı bir güzellik ve soyluluk verdiğine inanılır. Günümüz de ise otomobil firmaları böyle bir ince ayrıntıdan vazgeçmiş görünyor. Bununla birlikte, İstanbul taksim’de meraklı Vosvosçular için 15 jant yanak bulunması olası.
YATIK MOTOR : (Bkz. Bokser Motor)
YİRMİ KÜSUR CAMLI : Otobüsleri saymazsak, yirmi küsur camı olan bir taşıt aracı olabilir mi? Var! VW minibüslerin ilk dönemlerde üretilen DELUXE diye tabir edilen modellerinde tam tamına 23 ayrı parçadan oluşan bir cam sistemi bulunmaktadır. Bu yüzden Türkiyeli Vosvosçular, bunları tanımlarken kısaca “23 camlı” derler.
YÜKSEK ÇATI : (İng. Highroof) VW- transporter’ların, tavanı yaklaşık 50 cm yükseltilmiş türü.
YÜKSEK TAVAN : (İng. Hightop) VW miibüslerin, daha doğrusu kamper tipi minibüslerin tavanlarına eklenen ve gerektiğinde bir üçgen oluşturacak biçimde yukarıya doğru kalkabilen fiberglas ve brandadan oluşmuş ek parça. Böylelikle oluşan “üst kat”ta birkaç kişinin daha o geceyi minibüste geçirebilmesine yarar.
YÜRÜRÜ SAĞLAM : (Bkz.Mekanik)
ZİNCİR SESİ : Vosvos’un egzoz borularından çıkan çok özel ses; vos vos vos sesi… Sanki bir geminin demir aldığı sırada, zincirinin içine girerken uzaktan duyulan sesi gibidir. Tamamen egzoz borusunun içindeki susturucunun yapısıyla bağlantılı olarak çıkan bir sestir.